21 Mayıs 2012 Pazartesi

Suçlu Kim?


Gezegenimizde olup bitenler herkesi ilgilendirmektedir.Atmosfere salınan  “sera” gazlarının %80’inden, gelişmiş ülkeler sorumludur.Gelişmekte olan ülkelerde, ormanlar tarım alanlarına dönüştürülmek üzere tamamen kesilmekte ve yakılmaktadır.Ağaç gövdelerinde yıllar boyu karbon olarak tutulan büyük miktarlardaki karbondioksit, ağaçlar yanarken atmosfere geri salınmaktadır.Yaygın yeniden ağaçlandırma projelerine karşın, her yıl, yerine konulandan çok daha fazla orman yok olmaktadır.Karbondioksit oranının azaltılmasına yönelik yöntemlerin geliştirilmesi için çalışmalar sürdürülmektedir, bir çözüm bulunamamıştır.

Artan Nem


Dünya nüfusunun yarısından fazlası denize uzaklığı 50 km’yi geçmeyen alanlarda yaşamaktadır.Küresel ısınmanın yol açtığı  deniz seviyesi yükselmesi sonucunda alçak uzanımlı kıyı bölgelerine şiddetli fırtına kabarmalarının vurması ve büyük sel baskınlarının meydana gelmesi olasılığının artmasından korkuluyor.Uzmanla,  deniz seviyesinin geleceğin yüzyılı içinde 0,5 m kadar yükseleceğini tahmin ediyorlar.Su ısındığında genleşerek daha fazla yer kaplar.Ancak bu, deniz seviyesini yükselten tek neden değildir.Sıcaklık arttığında, Güney Kutup Bölgesi’ni kaplayan buzlar erimeye başlayacak ve denize karışacaktır.Buzul olarak adlandırılan donmuş nehirlerde eriyip dağlardan  denize doğru akarak deniz seviyesinin yükselmesine katkıda bulunacaklar.Bangladeş gibi, karanın büyük bir bölümünün deniz seviyesinin yalnızca 5 m üzerinde olan ülkelerde sonuç felaket olacaktır.Kıyılar, karanın büyük bölümü tamamıyla su altında kaybolana kadar aşınmaya uğrayacaktır.Milyonlarca insan evsiz kalacak ;tuzlu deniz suyu nedeniyle tarım ürünleri ve içme  suyu rezervleri kullanılamaz duruma gelecektir.

Kasırgalar Artacak mı?


Öte yandan, kasırgaların sıklaşması da bekleniyor.Tropikal okyanusların ısınmasıyla, giderek daha fazla bölgenin sıcaklığı, kasırgaların oluşması için gerekli olan 27 derecenin üzerine çıkacaktır.Daha fazla su buharının yoğunlaşması ve bu yolla açığa çıkan ısının artması, kasırgaları günümüzdekilerden daha büyük ve korkunç hale getirilebilir.Bazı tropikal bölgeler yaşanılmaz duruma bile gelebilir.Sıcak deniz akıntıları, kasırgaların ömrünün de uzaması anlamına gelir.Bu, daha fazla kıyı bölgesinin risk altına girmesi demektir.Orta enlemlerdeki daha fazla kasırganın ciddi fırtına sistemlerine ya da 1987’de İngiltere’de görülen Büyük Fırtına gibi “tropiklerdışı kasırgalar”a dönüşebileceği düşünülüyor.Bu nedenle orta enlemlerde, orta ölçekli cephesel fırtınalarda bir azalmaya karşılık,kasırga tipi büyük fırtınalarda bir artış görülebilir.

Fırtınalar Artacak mı?


Meteoroloji uzmanları, genel dolaşım modelleri olarak bilgisayar modelleri kullanarak, küresel ısınmanın fırtınalar ve kasırgalar üzerinde gibi etkileri olabileceğini tahmin edebiliyorlar.Sıcaklıkların yerküre üzerinde en büyük değişimin kutup bölgelerinde olacağını düşünüyorlar.Orta enlem fırtınaları çoğunlukla, kutup cephesi boyunca uzanan alçak basınç alanları sonucunda oluşur.Bu alçak basınç alanlarının gelişmesinin nedeni, kutupsal ve tropikal hava kütleleri arasındaki büyük sıcaklık farkıdır.Bazı uzmanlar, kutuplardaki havanın giderek ısınması durumunda bu sıcaklık farkının azalarak derin alçak basınç alanlarını azaltacağını, böylece daha az cephesel fırtına meydana geleceğini düşünüyorlar. 

Sera Gazları Nereden Geliyor?


Dünya’nın yaydığı enerjiyi soğuran başlıca gazlar karbondioksit ve su buharıdır.Ancak, metan, azotoksitler ve kloroflorokarbonlar gibi başka gazlar da aynı etkiye sahiptir.

Karbondioksit, özellikle elektrik santralarında ve fabrikalarda yakılan fosil yakıtlarından(kömür ve petrol)açığa çıkar.
Metan, çeltik tarlalarından,sığırlardan ve çöplüklerden açığa çıkar.Bunların üçüde dünyanın hızla artan nüfusu sonucu çoğalmaktadır.
Ormanların yanması ve bitkilerin çürümesi sonucunda atmosferdeki karbondioksit ve metan oranı artar.
Kloroflorokarbonlar soğutuculardan ve aerosol püskürtücülerden açığa çıkar.
Azot oksitler, egzoz gazları ve tarlalarda kullanılan gübrelerden açığa çıkar.

Küresel Sera


Atmosferdeki gazlar milyonlarca yıldan beri Dünya’yı Sıcak tutmuştur.Bu gazlar, sera camları gibi işlev görerek, Güneş’ten gelen enerjili ısı dalgalarını geçirir, ancak Dünya’nın yakalanan ısıyı soğurur ve mevcut sıcaklığının korunmasını sağlar.Sera etkisi olarak adlandırılan bu işlem olmasaydı, Dünya yaşayamayacak kadar soğuk olurdu.Ne var ki son iki yüzyıl boyunca, atmosferdeki karbondioksit ve diğer “sera” gazlarının miktarında  artış olmuştur.Siz bu etkiyi göremez ve koklayamazsınız.Ancak bilim adamları, kalınlaşan bir karbondioksit örtüsünün Dünya’nın her yerinde giderek artan bir sıcaklığa yol açacağına inanıyorlar.Bu durumda karbondioksit miktarı 2020 yılına kadar iki katına ulaşarak  Dünya sıcaklığının  2-3derece artmasına neden olabilir.